Reformist mi, demokrat mı, yobaz mı?

Her türlü yobazlıktan, bağnazlıktan uzak durun, demokrat olmak iyidir... Bazı vesilelerle aldığım tepkilerden biliyorum; okur profilim çeşitli ve bundan gayet memnunum. Memnun olmadığım bir şey varsa o da okumadan, düşünmeden, sormadan, sorgulamadan kafasındaki hazır önyargılardan hareketle bir yazar veya bir görüş sahibinden nefret etmek olabilir. “Sevmemek” veya “beğenmemek” demiyorum dikkat edilirse; bu, herkesin kendi tercihidir, takdiridir, kim ne diyebilir ki. Ama “nefret” başka bir şey. Küfür, hakaret, tehdit türü “tepkilerin” temelinde, terbiye edilmesi gereken bu düşmanca duygu ve ruh hali var. Okur ve takipçilerim arasında genel ortalama içerisinde azımsanmayacak sayıda kendisini Kemalist veya Atatürkçü olarak niteleyenler de var. Bu nitelikte okur ve takipçiler gözlemleyebildiğim kadarıyla iki ana gruba ayrılıyor. Birinci grupta, “Atatürk’ün de hataları olmuş, sizin yazılarınızdan, kitaplarınızdan çok şey öğrendim” diyenler var. Devamla “Ama yine de Atatür...